hAiku boX

hAiku boX hAiku boX hAiku boX hAiku boX hAiku boX hAiku boX hAiku boX hAiku boX hAiku boX hAiku boX hAiku boX hAiku boX hAiku boX hAiku boX hAiku boX hAiku boX hAiku boX hAiku boX hAiku boX hAiku boX

Sunday 16 November 2008

Tavan arasina girmek; sandiklari karistirmak, tozlu raflar ve kutular arasinda eski sayfalara takilip kalmak...
Zor saatlermis...
Buruk 1yurek demekmis...

Yine buyuk, kalin kartondan (muhtemelen nordstorm'dan alinmis olan) buyuk cicek desenleriyle suslu ve bir hayli tozla kapli kutunun icerisinde yuzlerce irili-ufakli sayfalar buldum... Ne kadar enteresan murekkep lekeleri var uzerlerinde, okudukca sasiriyorum.
Bazen birkac damla suzuluyor gozlerimin kenarindan...
Bogurmek ve aglamak istiyorum.
Yapamiyorum.
Denedim mi? Inanin ben de bilmiyorum...

Bakin ne buldum...
"Yasamadigim bir askin izleriydi...
Henuz icimde tikanmis gibi;
Soluksuzca yuttum seni...
Su bile icmedim uzerine.

Nisan calinti bir aydir benim icin'
pek cok hayalimi calan."


Afiyet olsun.-z.d.-

No comments:

“All there is...   is consciousness.”

dusler-de...

dusler-de...
ya da muallak ve araf'ta...
Early bed, Early rise, Makes a girl;
Healty, Wealthy and Wise...


- Atilla Agabey, bunu bana soylediginde yatili okula gonderiliyordum... Kulaklarin cinlasin; kocaman oldum ve hic unutmadim.